- kül
- Íis.1. 灰, 灰末, 灰烬: kemik \külü 骨灰 Tablanın içi kül dolmuş, dökeceğim. 烟灰缸里烟灰满了, 我去把它倒了!2. 火灾之后的废墟: Yanan evlerden birinin sıcak külleri içine atlıyoruz. 我们走到一座房屋的余火未尽的废墟上。◇ \kül bağlamak 1) (火)熄灭, 灰飞烟灭 2) 转́ 失去作用, 失去影响 \kül etmek 1) 使烧毁, 使化为灰烬 2) 转́ 使毁灭, 使覆灭, 摧毁 \kül gibi (脸色)苍白的, 无血色的: Kapı önündeki arabasının yerinde olmadığını görünce benzi kül gibi oldu. 他一看到停放在门前的车子不见了, 脸都白了。Ne oldu kardeş benzin kül gibi oldu. 出什么事啦?兄弟, 你怎么脸都白了?\kül kasırga 燃烧引起的风 (yüzü, renği 或 benzi) \kül kesilmek 转́ (尤其是因惊吓而脸色)苍白: Beti benzi kül kesildi. 他脸色苍白。\kül olmak 1) 化为灰烬, 烧毁 2) 毁灭, 消失: Bütün serveti kumar uğruna kül oldu. 他的全部财产都赌光了。Zavallı keş savak, karıların elinde kül olacak haberi yok. 这家伙是个花花公子, 他还一点儿也不知道他将毁在这帮娘们手里, 死无葬身之地。 3) 转́ 心灰意冷, 万念俱灰 \kül ufak olmak 成为碎片 \kül yemek (或 yutmak) 转́ 受骗, 上当; 算计失误: \kül yutmaz bir ifade takınmak 摆出一副眼里不揉沙子的神情 Bizi kandıramazsın; kül yutmayız. 你骗不了我们, 我们不会上你的当。\külü (havaya) savrulmak 1) 灰飞烟灭, 化为灰烬, 化为乌有: Tüm ekinleri yandı; külü havaya savruldu. 一把大火烧毁了他所有的庄稼, 灰飞烟灭。 2) 完蛋: Külü savrulacak biri var ama kim olduğunu bilmem. 有一个人要完蛋了, 但是我不知道他是谁。\külü yutturmak 转́ 欺骗 \külünü savur (t) mak 毁灭, 使化为灰烬, 使化为乌有, 消耗殆尽: Ötekiler gibi biz de külümüzü savurtmak istiyorsak teklifini hemen kabul edelim. 如果我们也想像其他人那样自找灭亡的话, 那我们就马上接受他的这项建议吧!II-lli 阿́ is. 旧́ 全部, 全数, 所有, 整个
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.